29 Temmuz 2011 Cuma

Ben bir minik jaguarim

Bir sey soylemeye gerek var mi?

26 Temmuz 2011 Salı

Yapi Isleri- Pergole

Kocaman harubumuz (keciboynuzu) disinda bize golge olacak agaclarimiz henuz minik birer fidan. Misafirlerimiz geldikce, ya da sicaktan bunaldikca kendimizi hep harubun altina atiyorduk. Bir de pergole yapalim dedik. Karavanin yanindaki tahmini pergole yerinin koselerine Tugrul gecen sonbahar, sarilacak bitkileri dikmisti. Begonvil, asma, pasiflora (nam-i diger saat cicegi), hanimeli. Biraz ileride 2 sene once diktigimiz minik defne fidani hala buyumeye calisiyor. Ona ortu olsun diye koydugumuz badem kabuklarindan bir de badem fidani kendiliginden ona eslikci oldu. Anlasilan bazi bademler kirilmamismis!:) Defne hemen golge olsun diye dikilecek br agac degilmis ogrendik. Simdi araya bir de incir koysak diyoruz.

Her neyse donersek pergoleye; 3 haftadir pergoleyi bitirmeye ugrasiyorduk. Marangozluk zor zenaatmis. Hele de açılı kesmek! Ustune bir de kuru, calismaz (ne terimler ogreniyorum ama!;) diye aldigimiz tahtalar oyle bir calisti ki! Her bir yuzeyi farkli yone kivrildi. O yuzden o açılı kesme isi bizi cok oynatti. Bu pergolenin en guzel yeri ise catisi oldu. Fikri Yuksel teyzelerden aldik. Mumkun oldugunca yerel ve yenilenebilir malzeme kullanmak istiyoruz. Burada cardagin catisini nasil yaptiklarini ogrendik. Ince sazlardan yerel adiyla "kel çiğı/kargı"dan yaptik. Deniz kenarinda derelerin denize kavustugu azmaklarda yiginla var. Yuksel teyzenin ogluyla Tugrul gidip kestiler. Traktorle getirdiler. Sonra is basladi. Cok zevkli. Burada dikkat edilmesi gereken nokta saplarini hakim ruzgari arkadan yiyecek sekilde dizmekmis. Bizim hakim ruzgar kuzeyden esiyor.

Kel çiğılar iki sira kalin, yapraklari soyulmus kargı arasinda sandvic yapiliyor. Catidaki citalarin ustune kargilari aralikli yerlestirdik. Onlarin ustune guneyden baslayarak bir sira çiğı yerlestirdik. Ustune bastirmak icin kargiyi koyup telle tutturduk.




Ardindan kuzeye dogru ikinci ve ucuncu sira icin de ayni seyi tekrarladik.

Biraz harup toplamak gibi. Insanin boynu tutuluyor bir sure sonra. Bir de bunlari ruzgarsiz bir havada yapmak gerekiyor, Datca'da cok beklemek gerekiyor boyle bir hava icin. Biz ruzgar dinlemeyip yaptik!

En son da kahkullerini (!) duzelttik. Ortaya cikan iste soyle bir pergole oldu:


Henuz Yuksel teyze gormedi. Ilk firsatta kutlamasini yapacagiz. Yuksel teyze hemen hosumuza gidip gitmedigini sordu ortaya cikan seyin. Dogrusu cok hosumuza gitti. Soyleyince cok sevindi, bir isi yapip da begenmezsen sonucunu, insanin omrunun yarisi gider dedi. Darisi diger islerimizin basina...