Sonucu bastan soyleyerek baslayayim, bizim kumes biraz fiyasko oldu. Problemlerin kucugu, kuresel bir yapiya kumes telini germede yasadigimiz sorunlar. Cok guzel olmasa da bu is halloldu ama kullandigimiz 20mm'lik PVC su borulari kesinlikle bu is icin ince geldi. Kitaptaki 20mm'lik PVC boru her ne ise bizimkinin ondan olmadigi kesin! Ortaya cikan yarikure, uzerine gunesligi koyana kadar gayet saglam duruyordu ama onu koyup Datca ruzgarina maruz birakinca ruzgar alan yerden yamulmaya basladi, bir ara nerdeyse tepesi yere degecekti. Biz de oldukca cirkin bir cozum ile icerden tahta dikmeler kullandik. Simdilik is goruyor ama kibar basitliginden eser kalmadi. Tasimasi da biraz daha guclesti haliyle.
Gelelim yarikurenin yapilisina. Ozellikle ilgilenip soranlar olursa detayli olculeri vermek uzere burada biraz basitlestirecegim kolay anlasilmasi icin. borulardan 3 halka yapiliyor, biri en alttaki en genis olan (12m.) digerlerinin tepeye dogru cevreleri giderek kuculuyor. Bunlari biribirine 6'sar metrelik meridyenler bagliyor. Kitapta bunlari biribirine tel ile bagliyor. Biz daha saglam olsun diye isi uzatmayi goze alip isitmali boru kaynak makinasi kullandik ama soyledigim gibi sonuc hic de dusundugumuz gibi olmadi.
Ikinci kattaki pencerelerden birini tel ile kaplamayip, buraya guneslik malzemeden bir perde yaptik. Burasi bizim kapimiz. Zaten genellikle pek iceri girilmiyor, buradan atiklar atiliyor, yem, su veriliyor.
Yarikurenin en ustteki (ucuncu) halkasi hizzasinda bir tunek yaptik, sazlardan bir izgara. Normalde buna kendilerinin ucarak cikmasi lazim ama bizimkiler beceremedi, bu yuzden yine sazlardan bir de merdiven yaptik. Ilk gece ben elimle koydum onlari ama ikinci gece baktim, hepsi kavramisti durumu. Buradan cikariyoruz ki bizim tavuklarin ogrenme yetenekleri iyi ama fiziksel yeteneklerde cuvaliyorlar :-)
Son olarak yarikurenin tepesine kare bir golgelik koyup bunu 4 tarafinda yere cadir kaziklari ile sabitledik.
Simdilik bizimkilerin yarikuresi bahcede rastgele geziyor, henuz mandalalari hazir olmadigindan. Planladigimiz mandala yeri mevcut sebze bahceleri ile cakistigindan simdiki sebzelerin islerinin bitmesin bekleyecegiz bir sure. Ileride mandalayi da yaparak bu konuya tekrar donmek uzere...
16 Ağustos 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
9 yorum:
üstlerindeki gölgelik yapan çadırın bazı yerlerine rüzgar için kesikler yapılırsa belki işe yarayabilir.
Aslinda guneslik gozenekli ama ruzgar icin yetersiz kaliyor.
içi aluminyum destekli olanlar borular biraz daha dayanıklı oluyor
Tugrul, bu olmamis abi! :)
Fotografa bakinca sanki bir ruzgar esse bu hayvanlar bunun altinda kalip oleceklermis gibi geldi. Gorundugunden daha saglam herhalde...
Onder, gercekten de pek guven vermiyor bu haliyle. Gerci simdilik epey sert birkac ruzgari kazasiz belasiz atlatti. Daha icimi rahatlatacak hale nasil getirebilirim diye dusunuyorum, gelismelerden haberdar ederim.
Tesisatcılar galvaniz yada kalorifer borularını bükerken kırılmasınlar diye içini kumla doldururlar. Sizde boruların içini kumla doldurursanız sanırım hem ağırlık elde etmiş olursunuz ve de bükülmeye karşı mukavemet elde etmiş olursunuz. Böylece maliyeti düşürmüş olursunuz. Tabi 32 lik borularla yapmış olmak daha sağlıklı olurdu sanırım. Deneyimlerinizi paylaştığınız için sağolun, böylece bende yapmayı düşündüğüm kümes de deneyim kazanmış oldum, sayenizde..
Sanirim icini doldurmak yerine daha kalin bir kesit daha iyi olurdu cunku hafiflik de onemli tasinabilirlik acisindan.
halen çözüm arıyorsanız... bizdeki bir kitapta bir tavuk kubbesi modeli gördüm, çelik konstrüksyon mantığı ile üçgenleme yoluyla yapılıyor ve çok sağlam bir form elde ediliyor...onun olduğu sayfaları çekip size göndereyim mi?
Ilknur, cok iyi olur dogrusu. Sana ozelden mail atiyorum birazdan.
Yorum Gönder