30 Eylül 2010 Perşembe

Harup hasadi basladi

Ah dun gece pek guzel uyudum. Neden mi? 2 gundur keci boynuzu topluyoruz Tugrul'la. Yegen Burcu'nun kulaklarini oyle bir cinlattik ki! Gecen sene o ne guzel yapmisti. Simdi baktim da bloga, Agustos sonunda yapmisiz gecen sene! Bu sene iyi gec kalmisiz. Dogruyu soylemek gerekirse, Yuksel teyze, hafta sonu arayip da yagmurlar yagip, haruplari "çikin" olmadan toplayalim demeseydi bizim toplayacagimiz yoktu. Hafta sonu araya baska isler girdiyse de, son iki gundur buyuk harup agacimizdan haruplari toplamayi bitirdik. Gecen sene kolaydi, sadece toplayip cuvallamistik. Birileri gelip alacakti ama olmadi. Bu sene un yapalim, pekmez yapalim deyince isler biraz daha cogaldi. Yuksel teyze sagolsun, bize iki farkli uzunlukta sopa verdi. Tugrul agaca cikti, ben de alttan yetisebildiklerimi sopa ile indirmeye calistim. Tugrul'un bacaklar bir sure sonra uyusuyor dogal olarak. Tabi bir de bizim ulasamadigimiz yukseklikteki dallarda tepisen Payam ve Darma var! Darma, eger Payam ortada yoksa hemen Tugrul'un dayanmak icin kullandigi eline saldiriyor. Su kedi, kopeklere is yaptirmayi bir ogretebilsek, hayatimiz oyle kolaylasirdi ki!

Genellikle kafa hep yukariya dogru, boyun bir sure sonra iflas ediyor. Arada filmlerde, kursunun geldigini gordugun sahneler gibi harubun done done sana yaklastigini goruyorsun. Bir kere nasil oldu anlamadim, tam disime yedim harubu! Bir de inatcilari var ki insani illet ediyor. Bir obek halindeyken indirmek cok kolay, ama bir de tek basina kaldiysa, ah ne zor oluyor onu indirmek! Bazen inerken dala takiliyor, yapraga takiliyor, inmiyor da inmiyor. Bu durumlarda didismemek ruh sagligi acisindan en iyisi ama olmuyor iste!

Araya Yuksel teyzenin anlattigi bir kisa hikaye sokayim; bir gun çam agaci harup agacina "hadi gezmeye gidelim" demis. Harup da, "baksana, biri kucagimda, digeri karnimda, ben nasil gideyim!" demis. Agaca bakinca hikayenin ne demek istedigini anliyorsunuz. Sopa ile indirmeye calistiginiz uzum salkimi gibi duran haruplarin hemen yaninda minicik, kirmizimsi bir cikinti goruyorsunuz. Iste o da yeni senenin salkim harubu! Onu kirmadan digerlerini indirecegim diye ugrasiyorsunuz. Arada ne yazik ki kirdiklarimiz da oluyor.



Toplama isi bitince, is bitmiyor. Sira geliyor yikamaya. Terlikler ve rahat bir elbise giyiliyor, yigin yigin keciboynuzlarinin bir ucundan baslanip kovalara dolduruluyor, camasir makinasi teknigi ile yikaniyor. Sonra suzulup serilecek yere tasiniyor, kovalardaki su etraftaki cicek, agac diplerine bosaltiliyor. Ardindan, yenilecekler, un yapilacaklar, pekmez kaynatilacaklar, tavuk yemi olacaklar, en sonunda kalanlar da malc olacaklar seklinde ayriliyor. Dun aksam hava kararirken baktik ki ayirma isine dalsak yetistiremeyecegiz, hemen cuvallara doldurup kaldirdik. Yagmur gecince tekrar serip islemi tamamlayacagiz.

Tum bu isleri yaparken, buyuk ailenin, cok cocugun, gelinin, torunun ne guzel oldugunu dusundum!:) Herkes isin bir ucundan tutunca isler hemen hizaya giriveriyor. Ardindan da oturup hep birlikte yer sofrasinda yeniyor. Ustune de ogle uykusunu unutmamak lazim tabi ki! Eh boyle bir Edi ile Budu olunca ogle uykusunu birak bir yana, ogle yemegi yenmedi.

Yine bu isleri yaparken, bir koy evinde, ya da ciftlik evinde, kocaman bir depoya ve kilere ihtiyac oldugunu dusundum. Bize 40 m2 yasam alani yetiyor ama bana kalsa 250 m2 depo ve kilere ihtiyacimiz var! Sanki bir o kadar da bu yikama, serme, kurutma islerinin yapilacagi, suyun direk bahceye verilecegi, ustu kapali bir alana ihtiyacimiz var.

Sirada bekleyen 1 buyuk, 1 de kucuk harup agaci var. Hadi bize kolay gelsin.

16 yorum:

hindiba dedi ki...

bir harnup agacindan (harnup mu, harup mu bu arada?) güneye yerlesmek, dogal yasamak fikrine romantik yaklasanlar icin bu kadar cok ders :) cok güzel, cok etkiliyor beni tecrübeleriniz Pinar. Ben cocuk yetistirirken farkettim; cekirdek aile özellikle büyük kentin izolasyonunda cekirdek aile sosyal acidan yanlis bir kurum. Ne varsa büyük ailelerde var. Daha cok gecinme becerisi, daha az özgürlük demek belki o da. Bir orta yol mümkün olsaydi...

Pinar dedi ki...

Hayat hep pembe degil Evren, burada bile!;) Hele bizim gibi ogrencilik durumunda olanlar icin, fiziksel yorgunluklarin yani sira, cogunlukla alinacak dersler cikip duruyor. Buyuk aile gibi, aslinda komunler de bir cozum. Ama yine dedigin gibi gecinme becerisi lazim. Pek zor...

Bu arada, harup da deniyor harnup.

nalan dedi ki...

üstelik sadece kendinize kadar toplamanıza üretmenize rağmen bu kadar çok yere ihtiyacınız oluyor.
harup ağacının yeni sürgünlerini beğendim en çok.

Çiğdem dedi ki...

Yanlış hayvan besliyorsunuz bence :) Kedi ve köpeklere iş buyuracağınıza maymun besleseniz ya :))

Bu arada bir miktarını da kemirmek için saklarsınız değil mi?

Keçi boynuzu deyince de benim aklıma elmas gelir hep. Hani karat denilen ölçü keçi boynuzu çekirdeğinin ağırlığından gelir ya :)

Meyvelitepe dedi ki...

Pınar, bu yazıda duygularıma tercüman olmuşsun. Ben de artık niye insanların yedi sekiz çocuk doğurduğunu, bazen tüm sülalenin neden aynı çatı altında yaşamaya çalıştığını anlıyorum. Köpeğimizi yeterince eğitemediğimizi düşünüp, o da işlerin bir ucundan tutabilseydi dediğim de olmuyor değil. Çok işgücü lazım çook:)
Kiler konusu da çok yerinde bir tesbit, hatta kır evi yapacaklara tavsiye kilerle mutfağı yakın yapıp, mümkün olduğu kadar da geniş tutmaları olabilir, zaten hayat bahçe ile mutfak arasında geçiyor.
Kolay gelsin ikinize de.

Benden Bizden dedi ki...

simdiden ellerinize saglik, keciboynuzundan bu kadar cok sey yapilabildigini bilmiyordum. komun hayati konusunda katiliyorum, insan insana muhtac her anlamda!

Pinar dedi ki...

Nalan, ihtiyac duyulan alanlari biraz abartmis olabilirim!:) Ama gercekten de cok buyuk alanlar gerekiyor. Bir ciftlikte o kadar ivir zivir bulundurmak gerekiyor ki inanilmaz! Artik hic birsey atmiyoruz dersem yalan olmaz. Hele de cesitli boyutlarda saklama kaplari! Ustelik bunlar bazen de bos duruyor ama bir gun lazim oluyor iste.

Cigdem, kemirmek icin en guzellerini ayirdik. Ama gecen sene ayirdiklarimizin cogu yenmedi. O yuzden bu sene cok ayirmiyoruz. Bu arada, bu karat olayi galiba pek dogru degil zira o kadar irili ufakli cekirdekler cikti ki bilemedim.

Meyvelitepe, buyuk aile, komun derken aklima bir de imece geldi. O da ne kadar yerinde bir adetmis. Burada imece gunleri yemek veriliyor. Ne yazik ki duzen cok kisiye yemek yapmak ve sunmak icin hic uygun degil su anda. Aslinda Yuksel teyzeler bir sey aramadan gelirler ama onlara da kiyamiyorum.

BendenBizden, biz de tavuk yemini ilk kez deneyecegiz. Begenmezlerse kopeklere deneyecegim!:) Eger kecimiz olsaydi en guzeliydi; onlar bayiliyormus.

Berceste dedi ki...

Keci olarak ben gelebilir miyim :)

Begenmediklerinizi de toz haline getirin ya da ;-) Ben keklere falan katarim kakao yerine nasilsa :)

Diger bir bakis acisi da agalik yontemi! Bedava ya da bedavaya yakin is gucu neden ortaya cikmis. Kirsal kesimde neden oglanlar daha cok el uzerinde tutuluyormus sorularinin hos olmayan cevaplari belki de! Ama biz daha becerikliyiz bunu hesaba katan yok :) Kayinvalidemin evinde kocaman bahcenin dizi dizi kenarlari saya dedikleri bu tarz kilerle dolu Pinar. Zeytinyagi kazani, yakacak odun, firin, uzeri kapali bir alanda traktor, ne ararsan ona soyluyorsun hah surada deyip ayri ayri odaciklardan olusan bu yerlerden getiriveriyor.

Eeee sen de harnupla baslamak istemez misin ilk Dogayi Kesfederken yazina ;-)

virego yücel dedi ki...

ne kadar güzel toprakla ugraşmak.toprak insana hayat verir sen ona bir verirsin o sana bin verir.yeterki sevgiyle yanaş.keçibuynuzlarıda maşallah bu sene bol galiba. allah bereketini attırsın.bahsetiginiz coklu ailede bir başka güzel ama o aileyi yhönetecek adil bir büyügün olması gerek.o yoksa inanın cok cabuk catırdıyor.herneyse kalın sglıcakla hayırlı hasatlar. ha bu arada çigdem hanıma katılıyorum keşke kuyruklu maymun besleseydiniz daha cabuk hasat ederdiniz ürünleri.

beste dedi ki...

cok kolay gelsin bende keci kismina talibim:)

Pinar dedi ki...

Berceste, Beste, keci olarak degil konugumuz olarak gelin, istediginiz kadar alin. Hem de tanismis oluruz!:)

Berceste, yeni blogunuz pek hos olmus. Davetin icin de cok tesekkurler. Gerci Mehmet bey zaten harupla ilgili cok guzel yazmis. Hala harup uzerine mi yoksa baska bir bitki uzerine mi yazmami tercih edersiniz?

Yucel'cim, haklisin, topraktan aldiklarini topraga vermek lazim. Daha once islenmemis bir toprak parcasi hep ilk senesinde cok veriyor, sonraki sene en az aldigin kadar veremedigin icin verimi o ilk seneki gibi olmuyor hic. Tabi Meyvelitepe gibi istisnalar da var, aldigindan daha fazlasini topraga geri veren.

Basak dedi ki...

Keçiboynuzuna "antik çikolata" demişti bir zaman bir rehber arkadaşımız, süper bir benzetme:)

Pinar dedi ki...

Cok yerinde bir benzetme olmus Basak. Yuruyuslerde yaninda tasimak icin ideal bir yiyecek.

Okay dedi ki...

Harup ağacının yeni sürgününü şimdiden verdiğini bilmiyordum, umarım benim topladığım zamanlarda yeni sürgün yoktu.

Pinar dedi ki...

Vardi vardi Okay'cim ama elle toplarken problem olmuyor. Keske gosterseydik!

Berceste dedi ki...

Meyvelitepe ve siz bahcelerinizi en iyi bilenlersiniz. Sizlerin tecrubeleri, bitki tanimlari, yasadiklariniz onemli. Biz biraz teknik, biraz duygusal sevmek, sevdirmek adina giristik bu ise. Dogru bilgiyi verebilmek en buyuk hedefimiz. Yarinin doga severlerini yetistirmek de. Cizgimiz yazdiklarimizdan az cok belli olmaya basladi. Biraz izleyip, fikir alip size birakiyoruz tercihi. Sevgilerimizle...