Buralarda kis ilik ve yagisli gectiginden (biz Ankara'lilarin bildigi anlamada kis olmadigindan) agac diplerindeki otlarla mucadele isini bahara birakamiyoruz. Bu sefer zeytinligi surmeden sadece agaclarin diplerini ortuleyerek otlarla mucadele edecegiz. Agaclarin arasinda yer yer deneme ekimleri yaptik (arpa, fig, nohut, ...) bunun disindaki alanlarda dalleme (dev papatya), gelincik ve diger bitkileri kendi haline birakiyoruz.
Asil amacimiz otlarla mucadele ama yagmur suyunu daha iyi tutma ve uzun vadede buharlasmayi engelleme, yavas yavas agaci besleme ve faydali bocekler icin korunakli bir yer saglama gibi yan amaclarimiz da var.
Oncelikle ozellikle egimli yerlerdeki agaclarimizin canaklarina bakim yaptik. En alt ortu tabakasi olarak kullandigimiz mukavvalar kisa vadede suyu akitmasin diye mini hendekcikler ile cevirdik agaclari. Egimin ust tarafindaki hendekcikten cikan topragi, canagin alt tarafina koyarak minik bir toprak duvarcik olusturmus olduk. Yukaridaki hendekcikte az da olsa su tutabilecegiz her agaca ozel olarak. Ortulemeden once agaclarimizi budadik. Kimi agaclarda asagidaki fotografta gordugunuz gibi budanan dallari en alta koyduk, kolay curusunler diye. Bazilarinda ise mukavvanin uzerine koyduk dallari.
Mukavvalari biribirinin uzerine guzelce bindirdik altinda kalan otlar gunes almasin diye. Soylemeyi unuttum, en once agac diplerindeki otlari orak yardimi ile bictik. Capa ile sokmeyle hic ugrasmadik.
Kartonlarin uzerini yesil gubre ile iyice orttuk. Arazinin pek cok yerinde deli gibi buyuyen, buralilarin eksi kulak dedigi otu kullandik (permakulturde problem cozumdur derler, cogu kisinin heryeri bogdu diye nefret ettikleri bitki bizim yesil gubre depomuz oldu). Tabii eksi kulaklari bir tirpan yardimi ile epeydir bicip bu is icin minik yiginlar halinde biriktirdigimi soylemem lazim. Yesil gubre olarak bir de bir lahana/karnibahar tarlasindan bir romork dolusu topladigimiz atik yapraklari kullandik.
Yesil gubrenin uzerine biraz (agac basina 6-7 kurek) keci gubresi orttuk. Her asmada yigini suladik.
En uste saman serdik. Elde saman cok olmadigindan 1-2 cm. kadar serebildik, aslinda bunun 2-3 katini sermek lazim cunku alttakiler olse bile yukaridan ot istilasina asil karsi koyacak katman bu. Ilk firsatta bu tabakaya ilave yapacagiz.
Son olarak samani da guzelce suladik. Sulanmis samanin buranin deli ruzgarinda bile ucusmuyor olmasi hakikaten inanilmaz.
Artik zeytinlerimizin her turlu besin ihtiyaci karsilanmis durumda, uzun vadede su ihtiyaclari en aza indirilmis durumda. Zararlilarla mucadele icin faydali bocekleri cekecek kadar bitki cesitliligine bu yil ulasabilecegimizi sanmiyorum ama yine de gecen yila gore cok daha fazla cicek olmasini bekliyorum.
5 Ocak 2010 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
9 yorum:
Ekşi kulak denilen kuzu kulağı olmasın? Salatası harika olur onun :)
http://www.yemekicmek.com/yararlibitkiler.php?ID=74
Bu mu?
Oralarda bu mevsimde zeytin buduyorlar mı? Burada genelde Nisan başında budanır.
Cigdem, eksi kulak gorunuste 4 yaprakli yoncaya benziyor, tam bu siralar sari cicekleri oluyor, bizim eski fotograflarda bol miktarda var. Gercekten de cok eksi bir tadi var. Biz zaman zaman salatalara koyuyoruz, hem cicegini, hem yapragini. Zeytinyagi ve sarmisak sosu ile eksiligi biraz azaliyor, cok guzel oluyor.
Meyvelitepe, bizim buralarda zeytin budamasina hasattan sonra basliyorlar, kis boyunca devam ediyorlar. Don olmadigindan budama mevsimi daha uzun sanirim. Ayrica permakultur dersinde soyle birsey gecmisti: Agacin uyanmasi civarinda yapilan budamalarda kok sistemi, agacin budanmis halinden daha geliskin olacagindan ani fiskirmalar ve orantisiz buyumeler olabiliyormus. Bu yuzden budamanin agacin daha uykuda oldugu zamanlarda yapilmasi iyi olurmus. Tabii agacina gore, don durumuna gore, vs. pek cok faktor goz onunde bulundurulmali. Ben cok bilgi sahibi degilim henuz, hala giris seviyesinde bilgilerle idare etmeye calisiyorum :-)
Supermis. Ben cok merak ediyorum bu calismalarin faydalarini gormeyiiiiii...
Baharda Malclamanın sonucunu merakla bekliyorum. Elinize saglık guzel bir calısma olmus.
birsey merak ettim karton suyun topraga ulasmasini engellemiyor mu? bana sanki bariyer yapar gibi geldi memnunmusunuz sonuctan?
Beste, islak karton hizli bir sekilde curumeye basliyor ama yine de bir sure suyu iyi gecirmeyecektir. Ancak eger fidan dogru bir sekilde dikilmis ise, bu sorun olmaz. Dogru bicimden kastim su:
Fidan, cevresindeki topraga gore biraz daha yukarida olacak sekilde bir yiginin ortasina dikiliyor, bir yanardagin krateri gibi. Bunun cevresinde ise agacin izdusumunde bir dairesel kanal aciliyor. Boylece hem agacin kokleri fazla su sirasinda su icinde kalmamis oluyor, hem de bu canaga dusecek sular, yuvarlak kanal tarafindan depolanmis oluyor. Bu dikim sonrasi karton kullanilirsa, kartondan asagi gecemeyen su yine de agac tarafindan kullanilmis oluyor.
anladim tesekkurler aciklama icin:)
Yorum Gönder