Fatma teyzenin "feslikenlerle" birlikte biraktigi uzumler o kadar coktu ki, ne yapacagimizi bilemedik! Tam bizim sarabi siseledigimiz gundu, hemen sarap yapalim dedik. Yikayip, ayiklayip ezmeye baslar baslamaz her uzumun sarabinin olmayacagini anladik. Bu uzumlerden su cikmiyor! Bizimkiler minicikti amma ne cok suyu cikmisti sikarken. Bunun uzerine, care yok yiyerek tuketecegiz dedik. Sabah, ogle, aksam, aralarda, yemeye basladik. Allahtan o ara Fatma teyzeye tesekkure gidince, onun tepsi tepsi uzum kuruttugunu gordum. Bize verdigi uzumlermis. Kurutmak icin, guneste bekletip, olunca (Iste burasi cok zor. Kac gun dedim, soyleyemedi, iste boyle olunca diye tepsiden sectigi bir uzumu elime tutusturdu. Peki bu tepsi olmus mu simdi diye sordum, daha degil dedi! Bana verdigi uzumun diger uzumlerden farkini cok anladigimi soyleyemem!) cok sicak olmayan bir suya batirip cikaracakmisim. Sicakligin derecesini de hislerimle bulmam gerekecek!:)
Bu sabah hava pek bulutluydu ama simdi acik. Bakalim bizim uzumler ne zaman olacak...
17 Eylül 2008 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder