Bugun konumuz tuvalet...
Bostancık'ta uzun vadede kendine yeten, sürdürebilir yaşama uygun bir yer yaratmayı düşünüyoruz, tabii becebilirsek.
Bu işin önemli parçalarından biri, atıklardan nasıl kurtulunduğu. Aslında sustainable yaşamdan bahsetmeye başlayınca bunlara artık atık değil kaynak diyoruz. Amaç, bu kaynakların değerlendirilmesi haline geliyor.
Bostancıktaki ana atık üretcileri bizleriz haliyle. Bu kaynağı değerlendirmek ile hem çevreye olan olumsuz etkimizi azaltmış, hem tuvalet sorunumuZu çözmüş olacağız. Ayrıca Datça yöresinde yetişen en iri sebzelerin bizim bahçeden çıkması için önemli bir avantaj elde edeceğiz. :-)
Composting toilet, kuru tuvalet olarak da adlandırılıyor. Organik atıkların (sebze meyve kabukları, bahçeden koparılan otlar vs. dahil olmak üzere) humusa dönüşeceği bir ortam yaratılıyor. Isı ve nem oranları önemli. Farklı bakteriler farklı ısılarda decomposition yapıyorlar ve yığını sürekli küçültüyorlar. Süreç aynen bir canlı gibi bakım ve ihtimam gerektiriyor ve gübre olarak sağlıklı bir şekilde kullanılabilmesi için 1 yıldan fazla bir zaman geçmesi gerekiyor.
Biz 2 kompartmanlı bir sistem yapacağız. Her biri bir yıl boyunca kullanılacak, sonraki bir yıl da işlem devam edecek. Bu sürenin sonunda tekrar bir numaralı kompartmana dönmeden içindeki humus çıkarılıp kullanılacak. Yani teoride böyle de nasıl gerçek leşecek şimdilik belli değil. Meraklısı için burada sık sık gidişatla ilgili bilgi vereceğiz.
Bu tip tuvaletlerle ilgili daha çok bilgi edinmek isterseniz ve şu anda kullandığımız kanalizasyon sisteminin ne kadar doğaya zarar verici bir sistem olduğunu görmek isterseniz internette bol miktarda bilgi var. Şunlarla başlayabilirsiniz:
http://en.wikipedia.org/wiki/Composting_toilet
http://www.jenkinspublishing.com/humanure.html
18 Temmuz 2008 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Kayıtlar
2 yorum:
Kompost yapımına tuvaleti de katmak ilginç bir düşünce. Sonucunu merakla bekliyorum.
Biz, içinde kahverengi ve yeşil bitkisel malzeme karışımları kullanılan üç bölümlü, her biri yaklaşık 1,5 metre küp olan kompost kabinleri yaptık. Kahverengi malzemeyi çoğunlukla budama artığı dalları öğüterek, yeşil malzemeyi de ot, çim kırpıntılarından elde ettik. Sonuç gayet başarılı oldu.
Bizim "deney" epey uzun vadeli! 2 seneden once nasil bir gubre alacagimizi bilemiyoruz. Jenkins'in yanlis hatirlamiyorsam 20 kusur senelik tecrubesi bizim icin iyi bir baslangic oldu. Fakat genelde kompost olayi inanilmaz. Ilk baslarken arsamizin bir kosesinde 10-20 cm derinliginde bir cukur acip icine mutfak artiklarimizi koymustuk. 2-3 hafta sonra da buradan aldigimiz toprakli karisimi Jenkins kompost kabinine koymustuk. Jenkins aktif oldugundan beri o cukura bir sey koymuyoruz. Yani aylardir. Bir kac hafta once yeni diktigim ciceklerden birine o minik cukurdan toprak goturmustum. Su anda o cicegin yapraklari inanilmaz! Tabi, asil olay, o cukurun ustunde su anda buyuyen yoncalar. Cukurun cevresindeki yoncalar minicik, ustundekiler devasa! Kompostun super bir verimi var.
Son 5 aydir Jenkins'e tuvalet, mutfak, ve bahce atiklarimiz gidiyor. Su ana kadarki deneyim cok olumlu. Esim detayli bir blog yazacak yakinda. Oradan da ogrenebilirsiniz. Her sey bir yana, ev copumuzu o kadar uzun surelerde bosaltir olduk ki, hemen her seyi soyle veya boyle geri kazandigimizi bilmek beni cooook mutlu ediyor. Itiraf ediyorum, -cocukca gelebilir- gurur da duyuyorum!:)
Yorum Gönder