20 Ekim 2010 Çarşamba

Harup Macerasi- Pekmez yapimi -1

Gecen hafta basi haruptan pekmez yapmak icin kollari sivadik. Iyiki de sivamisiz, ne zor ismis! Once harup unlarini islattik. Aklimizdaki, pekmez icin ayirdigimiz tum unlari islatmakti. Ama islatmaya baslayinca bunun pek mumkun olmayacagi ortaya cikti. Bir cuval harup ununu islatmak icin kocamaaan iki bidon bulduk. Yarisina kadar un koyup, ustunu su ile tamamladik. Bir hafta kadar un cuvallarda bekledigi icin, tas gibi olmustu, bidona koymak icin parcalamak biraz zaman aldi. Herhalde hemen yapsaydik daha iyi olabilirdi.

Ustune suyu ekleyince o derin bidonlarda karistirmak icin yeterince uzun ne olabilir diye dusunmeye basladik. Tugrul, kalin bir kargi kesti. Guzelce yikadik. Cok da guzel gorevini yapti. Ilk basta su ile unun birbirine karismasini saglamak gerci epey zor oldu. Aslinda, unun bidona girecek miktarini kestirebilsek, su ile birlikte karistirarak bidona koymak isleri epey kolaylastirir. Neyse, guzelce karistirdiktan sonra, bidonun kapagini kapadik ve aklimiza estikce gidip gelip karistirdik. Aslinda 1-2 gun bekletmek yeterliymis ama, yagmurlar zamansiz yaginca, 3 gun beklemis oldu. Baktik, yagmurlar bir kac gun daha devam edecek, islatilmis unlari sikarak suyunu cikarmak icin hazirliklari yaptik. Keci boynuzlarini toplama bu asamanin yaninda pek kolay kaldi! Bileklerimiz koptu, kullandigimiz kac tane bez torba yirtildi! Aksam 4:30 gibi basladigimiz bu isi saat 9:30'da ilk bidonun dibini gordugumuz vakit bitirdik. Ikinci bidona devam etmek mumkun degildi o saatte ve yorgunlukla. Ikinci bidonun ustundeki suyu alarak, kalani icin baska bir yontem uygulamak gerektigine karar verdik. Elimizde 80x120 cm. boyutlarinda dikdortgen ortuler vardi. Ikinci bidonun icindekileri Yuksel teyzenin kazanina bosalttik. Ortuleri bidon agzina bagladik. Kazandan islak harubun yarisini bir ortuye, kalanini diger ortuye doktuk. Gece boyunca aktigi kadar aksin dedik. Sabah baktigimizda bidonun dibinde bir karis bile olmayan su sizdigini farkettik hayal kirikligi icinde. Ortuleri bidonun agzindan alip, icindekilerle toparlak yapip ustune de cok agir bir tas koyduk. Ara ara, icindekileri biraz bosaltip, torbayi ufaltip, tasi tekrar yerlestirdik. Itiraf edeyim cok bir sey cikaramadik. Ama ikimizde de tekrar elimizde sikma enerji ve istegi yoktu, oldugu kadar diyip bu asamada biraktik suyunu cikarma islemini. O gun ara ara yagan yagmurlar kazanlarda kaynatmamiza izin vermedi ama sagolsun Yuksel teyzenin onerisi ile -ki ne kadar yerinde oldugunu sonradan gorduk- BBQ'de kucuk bir odun atesi yakip ustunde, ufak bir tencerede deneme kaynatmasi yaptik. Ilk denemede elde ettigimiz pekmez degil, harup sekerlemesi/macunu kivaminda idi!:) Sanirim cay kasiklarina sarip sarip yemekten baska bir care yok!



Ikinci denemede sonuc daha iyiydi. Gerci onun kivami da tapek (tahin-pekmez) kivami oldu! Aksam yemekte tatli niyetine tapek yapip tadini cikara cikara yedik.

Neden bilemem ama rengi koyu kahve oldu. Bizdeki pekmezler genelde siyaha yakin bir ton. Bu isi daha once yapmis bir tanidik yakinda Datca'ya geliyor. Onunla bir konusmakta fayda var.

3 yorum:

Cevat dedi ki...

Recel yaparken de benzer sorunla karşılaşılabiliyor. Kaynatma süresini ayarlamak çok önemli, sıcakken yoğun görünmeyen sıvı soğuduğunda aslında daha yoğun bir macun kıvamına geliyor. Bence pekmeziniz fazla kaynatılmış. İkinci denemenizde daha az kaynatıp soğumaya bırakmanızı ve sonuca bakıp duruma göre eğer çok ince kaldıysa bir taşım daha kaynatmanızı öneririm. Kolay gelsin.

Pinar dedi ki...

Cevat, problem daha once hic recel yapmamis olmak sanirim!:) Derede yuzmeden denize atladik galiba. Ilk iki seferden sonra, bir "his" edindik. Ama buyuk olceklerde yapinca, odun atesinde kazan, odun atesi gibi, insan hem daha korkak oluyor hem de ayni kaynatma duzenini kurmak zor oluyor.

virego yücel dedi ki...

bence harika bir hapur balıan dönüşmüş.cok güzel görünüyor sen o kavanozu babama yolla ama yrtkili mercilerede haber verki gerekli önlemleri alsınlar:)